Filistin barometresi: Abbas gitsin!

19 Kasım 2023

İsrail’in Gazze’ye saldırıları 43 gündür devam ediyor. Son olarak Gazze’nin güneyindeki Zeytun mahallesinde bir okulu hedef alması, bu saldırıların Kuzey ile sınırlı kalmayacağını gösteriyor. Ayrıca İsrail Başbakanı Binyamin Nethanyahu’nun “İsrail’e bir tehdit oluşturmaması için, ordu, gerektiği sürece Gazze Şeridi’nin kontrolünü sürdürecek” demesi işgalin genişleyeceğini gösteriyor. Hedef “Hamas’ı bitirmek” ise, sonrasında Gazze’yi kim yönetebilir sorusuna Nethanyahu “El Fetih değil” diye net bir cevap da verdi.

Arap Birliği ve İslâm İşbirliği Teşkilatı’nın 11 Kasım’da Riyad’da yaptıkları toplantıda Hamas’ı dışlayarak Filistin Kurtuluş Örgütü’nü “Filistin’in tek meşru temsilcisi” diye nitelendirmesi dikkat çekiciydi. Küresel ve bölgesel güçlerin Filistin halkı için bir gelecek biçtiği ortada. Peki ama Filistinliler ne düşünüyor?

Yıllardır dört bir tarafından kuşatılmış, ambargo altında bir bölge

Yazının Devamı

Filistin dostu kıta

12 Kasım 2023

Hamas’ın 7 Ekim’deki saldırısından sonra İsrail’in başlattığı Gazze operasyonu katliam şeklinde devam ediyor ve ölü sayısının 11 bini geçtiği bu katliam durdurulamıyor. Bu tabloya karşın Arap ve İslâm dünyası ortak bir tutum sergileyemiyor. Ancak bu süreçte soydaş, dindaş hatta komşu bile olmamalarına rağmen Latin Amerika’da bazı ülkeler çok daha anlamlı bir duruş sergiliyor. Bolivya, Şili, Honduras, Kolombiya gibi ülkeler bu saldırılar sonrasında İsrail’le diplomatik ilişkisini ya kesti ya da büyükelçisini geri çağırdı.

Peki, binlerce kilometre uzaktaki kıtada bu ülkeleri Filistin davasında birleştiren sadece ABD karşıtlığı mı? Hayır. Filistin aslında ideolojik ve tarihsel olarak Latin Amerika’ya çok yakın. Selçuk Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Esra Akgemci, bunda hem “çoğunlukla solcu hükümetlerin iktidarda olmasının” hem de “Latin Amerika’nın yaklaşık bir milyon Filistinli göçmene ev sahipliği yapmasının” payı olduğunu belirtiyor. Akgemci, “Sömürgeciliğe

Yazının Devamı

Blinken’ın zor görevi

5 Kasım 2023

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Hamas’ın 7 Ekim’deki saldırısından sadece 6 gün sonra “koşulsuz desteğini” ilan etmek için İsrail’e gitmişti. 22 gün sonra yeniden bölgeye gelmesinin sebebini “desteğin yinelenmesi” olarak yorumlayanlar yetersiz bir analiz yapıyor. Zira ABD Dışişleri Bakanı’nın bu seferki zor görevi “durdurulamaz” diye görülen İsrail Başbakanı Benyamin Nethanyahu’yu “durdurmaktı.” 

ABD Dışişleri Bakanı’nın bölgeyi ziyaretinin iki temel sebebi var... İlki Hamas’ın elindeki vatandaşlarını kurtarabilmek için müzakere zeminini ve zamanını yaratmak. Bunun için İsrail’i operasyonlara ‘kısa süreli ara vermesi’ için ikna etmek. İkincisi de İsrail’in sivil ayırt etmeden katliam yapması, anlaşılan o ki artık Washington’da rahatsızlık yaratıyor. Uzmanlara göre Tel Aviv yönetiminin “meşru müdafaa hakkını aştığı” yorumları, onu şartsız destekleyen ABD’nin küresel imajına da zarar veriyor. Blinken’ın bu ziyaretle hedefi İsrail’i

Yazının Devamı

Guterres’in suratına kapanan kapı

22 Ekim 2023

Bir küresel düzen düşünün ki, yüzbinlerce insanın günlerdir bombaların hedefi altında aç, susuz hayatta kalma mücadelesi verdiği bir alana 20 adet insani yardım tırının sokulmasını izin verilmiyor. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri yardım tırlarının geçebilmesi için sınır kapısına gidiyor, adeta yalvarıyor ama kapı onun da suratına kapatılıyor. İnsanlar ölürken dünya çaresizce seyrediyor, hiçbir çözüm formülü hayata geçirilemiyor.

Burada size görev ve sorumluluğu savaşları önlemek olan Birleşmiş Milletler’in nasıl çaresiz kaldığını ve işe yaramaz bir kurum haline geldiğini tekrarlayacak değilim. BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in bölgeye ancak 14 gün sonra gelmesinin takdirini de size bırakıyorum. Ancak şu açık ki, Guterres’in içine düştüğü -ya da kendisini düşürdüğü- bu durum, bu işlevsizliğin en son, en acıklı göstergesiydi. Guterres Mısır’dan Gazze’ye açılan Refah Sınır Kapısı önünde yaptığı açıklamada

Yazının Devamı

7 Ekim ve sonrası

15 Ekim 2023

Hamas’ın İsrail saldırısının üzerinden bir hafta geçti. Bugün itibariyle süreci özetlersek, ortaya çıkan tablo şu: İsrail beklendiği gibi kara harekâtına yer yer başladı; bu harekât adım adım ilerleyecek ve İsrail, harekatı, Yahudi yerleşimcilere alan aça aça, onlar için ‘safe zone’lar yani ‘güvenli alanlar’ yaratarak sürdürecek. Bu süreçte Gazze’deki siviller, İsrail, Filistin, Mısır politikaları arasında sıkışmaya devam edecek; ‘ne Gazze’den gidebilecek ne de orada kalabilecek’. Bu noktaya üç gün süren müzakerelerden sonra geldik. O süreçte neler yaşandı, tarafların pozisyonları neydi, yakından bakalım.

‘Koridor müzakeresi’ çöktü

ABD, Gazze’ye insani yardım konusunda İsrail ve Mısır ile üç gün boyunca ‘insani koridor açılması’ ve Gazze’deki sivillerin Mısır’a geçirilmesi konusunda müzakere yürüttü. Fakat Mısır’ın direnişiyle karşılaştı. Hamas, Gazze’deki sivillere

Yazının Devamı

Ortadoğu arapsaçı

8 Ekim 2023

İsrail’in Salı günü Hamas hedeflerini vurmasının ardından beklenen misilleme dün geldi ve Hamas İsrail’i roket saldırılarıyla vurmaya başladı. Bunu diğerlerinden farklı kılan, Hamas güçlerinin sınırı geçerek bu savaşı İsrail topraklarında sürdürmesiydi. İsrail Başbakanı Benyamin Nethanyahu’nun yaptığı ilk açıklamada bu saldırıdan bahsederken ‘sürpriz’ ifadesini kullanması, İsrail’in güvenlik zafiyetinin bir göstergesi olarak yorumlanabilir.

Sonrasında güvenlik toplantısında girmeden yaptığı İran vurgusu ise parantez açılması gereken bir durum. İsrail Cumhurbaşkanı İzak Herzog’un ‘Şimdi Hamas’ın ve İran’daki destekçilerinin açık bir şekilde kınandığını duyma zamanıdır’ diyerek İran’ı işaret etmesi de vurgulanmalı.

Elbette dış politikasını İran düşmanlığı üzerinden temellendiren İsrail’den farklı yönde açıklamalar beklenmezdi ama geçmişten farklı olarak bir Hamas saldırısı karşısında İran vurgusunun daha güçlü olduğunu gördük. İran destekli gruplardan gelen

Yazının Devamı

Zengezur’un tarafları

1 Ekim 2023

Zengezur meselesi zor ve karmaşık bir konu. Meseleyi daha da sancılı hale getiren, bu stratejik alan üzerinde mücadele eden taraflar: Azerbaycan (dolayısıyla Türkiye), Ermenistan, Rusya ve İran. Bu alan, Türkiye açısından Türk dünyasıyla doğrudan bağ kurma imkânı. Azerbaycan açısından tarihi bir hafıza ve Nahcivan’daki vatandaşlarına arada yabancı ülke toprağı olmadan erişebilme imkânı...

Ermenistan açısından bir egemenlik meselesi. İran açısından ise kaybedilecek bir nüfuz alanı. Bu yolun açılışında pratikteyse iki esas uzlaşmazlık var: 1- Statü, 2- Güvenliğini kimin sağlayacağı. Görüştüğüm kaynakların verdiği bilgiler ışığında genel çerçeveyi ve tarafların pozisyonlarını aktarayım.

Ermenistan:

Ermenistan bu meseleyi bir egemenlik meselesi olarak gördüğü için, bu yola “koridor” denilmesinden bile rahatsız. Çünkü “koridor” denildiğinde başka, “yol” denildiğinde başka bir statü oluşuyor. Erivan, “koridoru” kendi egemenliğini başka bir güce devretmekle

Yazının Devamı

BM’nin ‘duyulmayan’ sesleri

24 Eylül 2023

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, her yılın Eylül ayında liderlerin konuşmalarıyla açılır ve ardından yeni yasama yılı başlar. Ülkelerin liderleri veya üst düzeyde bir temsilcisi, ülkesinin dış politik vizyonu çerçevesinde konuşma yapar. Ukrayna gibi büyük savaşlar devam ederken, gözler, tarafların liderlerinde ve ABD, Rusya, Çin gibi küresel güçlerin vereceği mesajlarda olur. Bir özeleştiri olarak yazalım ki, bizler, daha çok yakın coğrafyamızdaki ülkelerin liderlerinin yaptığı konuşmalara odaklanır, dünyanın geri kalanının mesajlarına pek dikkat etmeyiz. Bu yazıda bu açığı bir ölçüde kapatmak için BM’de farklı coğrafyalardaki ülkelerin verdiği mesajlara bakmak istedim.

1-Afrika’nın bitmez çaresizliği

Afrika kıtasının 40’a yakın lideri, seslerinin duyulmayacağını bile bile çağrılarını yineledi. Dünya, daha geçen hafta Kuzey Afrika’dan İtalya’nın güneyindeki Lampedusa Adası’na giden binlerce göçmeni konuşurken, Orta Afrika Cumhuriyeti Devlet Başkanı Faustin

Yazının Devamı