Ligin şifresi: Kaleciler

Haberin Devamı

Adana Demirspor, güçlü taraftarı önünde, onların coşkusuna yakışır bir başlangıç yaptı. Daha ilk dakikada Balotelli’nin kazandığı topu Mendoza ile buluşturması, Galatasaray’da yürekleri ağza getirdi. Ama maç boyu sık sık duyacağımız o cümle ile pozisyon sonlandı: “Son anda Muslera...”
Öyle bir ilk yarı geçti ki, pamuk helva tadındaki orta sahalar biraz nemden eridi, biraz geçiş oyununun altında ezildi. Rakibinin topla oynamasına müsaade eden Demirspor’da plan, orta sahayı kullanmadan doğrudan arkaya şiddetli koşularla sarkmaktı. Özellikle savunmadan Angelino’nun ruhunun geldiği sol bekte bu sarkmaları tehlikeli bir şekilde yaptılar. Barış-Atal eşleşmesinin kazananı Atal olurken, Barış’ın sol kanatta kaybettiği toplar geçiş oldu. Balotelli’nin peşini bırakmayan Abdülkerim’den ve Yusuf-Köhn eşleşmesinden fırsat bulan Mendoza, tehlikeli her pozisyonun içindeydi. Peki Demirspor bu fırsatları neden golle sonuçlandıramadı derseniz:
“Son anda Muslera...”
Toplam 26 şutun çekildiği ilk yarı, bu sezonun en çok şut çekilen ilk yarısı olarak arşivlerde yerini aldı. Enerjisinin büyük kısmını ilk yarıda tüketen Demirspor’un aynı oyunu 90 dakika sürdüremeyeceği belliydi. Ancak ikinci yarıya aynı kadroyla başlayan Galatasaray gol bulabilir miydi o belli değilken, Ziyech uzaktan bir şut ile takımı rahatlattı. 
Orta sahası sinyal veren Galatasaray’da birkaç haftadır o alarm sinyalinin takılı kalmasının sebebi Kerem Demirbay. Toplu oyunda sertlik gösterememesi, alan kapatamaması, hem Torreira’yı maç içinde yıpratırken hem direkt oyun tercih eden rakibi karşısında sarı-kırmızılıların pozisyon vermesine sebep oluyor. Dün de eleştirilerin göbeğine oturacakken attığı golle kendini temize çekti.
Son dakikalara girerken Kerem Aktürkoğlu’nun Mertensvari pası, Mertens’in asisti ve Icardi’nin yine boş geçmediği maç olarak Adana deplasmanından şampiyonluğu bir adım daha yaklaşarak döndü Galatasaray. Her şampiyonluğun hikayesi hem farklı hem de aynı:
“Son anda Muslera...”